top of page

kiralık villa kalkan

Fethiye ile Kaş arasında yer alan Kalkan’a Antalya yönünden geliyorsanız, o virajlı yolların hiç bitmeyeceğini düşünürsünüz. Oysa yokuşlar inilip çıkıldıkça bir anda karşınızda bitiveren deniz, size unutulmaz bir manzara sunar. İlk bakışta bile bu güzellikle büyülenip daha merkeze gelmeden araçtan inip sahile doğru uzanabilirsiniz. Hacılar Yolu adı verilen bölgede kurulu antik bir yerleşimin sayfiyesi olan Kalkan’ı, Torosların yüksek zirveleri çevreliyor. Bir zamanlar küçük bir balıkçı köyüyken, 1980’li yılların başında, özellikle İngilizler ve bohem turistler tarafından keşfedilmiş. Ancak hiçbir zaman Bodrum ve Çeşme gibi organize bir turizm merkezi olmak istememiş. Butik ve sakin bir turizmi hedeflemiş. Meis Adası mimarisinin izlerini taşıyan iki katlı taş evleri, yamaca tırmanan yolları, dünya güzeli begonvilleri, her türlü incik boncuğun satıldığı çarşısı, sevimli yat limanı ile Kalkan, yarımadaya gömülmüş bir hazine sandığını anımsatıyor. 

Likya’nın Sayfiyesi

 

Antalya’ya 210, Dalaman’a ise 130 kilometre uzaklıktaki Kalkan’da, denize açılan sokak ve geçitler, iklim şartları göz önüne alınarak oluşturulmuş. İlk bakışta beyaz küp şekerleri anımsatan evler, meltem esintilerinden istifade edecek şekilde kurulmuş. Balkonlar, avlular, çiçekli taraçalar serin ve ferah yerlere konumlanmış. Kalkan mimarisinin en dekoratif öğesi ise çiçekler. Yani begonviller, zakkumlar ve mis kokulu yaseminler… Sahile doğru taraça taraça inen çarşının minyatür bir film setinden farkı yok. Mavi pervazlı dükkânların çoğu, asırlık cumbalı evlerin giriş katında. Vitrinlerde, raflarda renk ve çeşit bol: Antikalar, gümüş takılar, cam objeler, deri işleri ve tabi ki tarçınlı lokma tatlısı… 

Adını mürekkep balığından aldığı rivayet edilen Kalkan, geçmişte Strabon ve Evliya Çelebi gibi seyyahların da ilgisine mazhar olmuş. Piri Reis, Kitab-ı Bahriye’de Kalkan’daki tatlı su kaynağının, bu köyün temel direği olduğundan söz etmiş. Yazar Azra Erhat’a göre Kalkan’da antik çağda yerleşim yokmuş. Çünkü burası Patara, Ksanthos ve Letoon gibi Likya kentlerinin yanında bir sayfiye yeri olarak kalmış. 19. yüzyılda önemli bir liman yerleşimine dönüşen Kalkan, İstanbul - İskenderun gemisinin de duraklarından biriymiş. Ticaret, sosyal yaşamı da hareketlendirmiş. Papyonlu ve fötr şapkalı erkeklerle şık giyimli kadınlar, ışıl ışıl aydınlatılan sokaklarda gezinirmiş. İlk belediyesi 1928 yılında kurulan Kalkan’da deniz, turkuaz ile lacivert karışımı bir renge sahip. Tepeden aşağıya kadar bir tuvale aktarılmış gibi duran su o kadar berrak ki, titreşimlerin aksını bile izleyebiliyorsunuz. Dalgaların kıyıya yayılan ritmik melodisi ise kulakların pasını siliyor. Sahil, balıkçı teknelerinin, mavi yolculuk guletlerinin ve yatların park alanı olduğu için sadece belirli yerlerden denize girilebiliyor. Dünyanın en güzel 10 plajı arasında gösterilen Kaputaş Plajı da Kalkan’ın hemen yanı başında. Patara’da at safari, Eşen Çayı’nda kano ve Kalkan açıklarında su sporları bölgenin konuklarına sunduğu olanaklardan bazıları. Dahası, rüzgâra karşı korunaklı koyun içine kurulan Kalkan’da kışın bile ısı çok düşmediği için, deniz mevsimi hayli uzun sürüyor.

Yıldızlara En Yakın

Günün ışıkları Kalkan’ın güzelliğinden elini eteğini çekerken, yerini yeni bir seyir keyfine bırakıyor. Yörenin yıldızlara yakınlığı, turistik bir pazarlama değil. Çünkü doğruluğu Heredot tarafından kanıtlanmış. Asırlar önce bu gerçeği keşfeden ünlü tarihçi, “Kalkan, yıldızların dünyaya en yakın göründüğü yerdir” demiş. Yörenin gece perisi yıldızlar, tarih, doğa ve efsanenin birleştiği Kalkan’a lirik bir masal havası veriyor. Bölgenin sunduğu bu ayrıcalığın farkına varan oteller, konukları için ay takvimleri bile hazırlamış. Bugün burada ay ve yıldızların hareketlerini izlemek başlı başına bir eğlence. Hem de doğanın kucağında… Kimi zaman, etraf kızıl bir aydınlığa boyanırken, dolunay öyle hızlı çıkıp kayboluyor ki, takip edemiyor insan. Bazen de koyun suları üzerinde titreşen yakamozlar ve karanlıklardan çıkagelen balıkçı motorlarının ateş böceğini andıran ışıkları…

 

Bu güzellik anlatılmaz, yaşamak lazım. Kalkanlılara göre ay, koyun üzerinde yükselip ışığı denize vurunca dünyanın en güzel manzarası oluşuyor. Kentsel SİT alanı ilan edilen bölgedeki eski evlerin çoğu restore edilmiş. Sempatik kedilerin gezindiği Eski Kalkan’da balık deposu, zeytinyağı ve sabun fabrikası olarak kullanılan pek çok yapı, bugün turizme hizmet ediyor. Limandaki Yalıboyu Mahallesi ise Antalya’nın batısındaki en kaliteli balık restoranlarından bazılarının sahibi. Kalkan’ın konuklarına sunduğu bir diğer sürpriz ise Toros Yaylaları. Denizden yaklaşık bin metre yükseklikteki Bezirgân, sokakları zakkumlarla süslü, yemyeşil ve serin bir köy. Yörüklerin tarihi göç yolu üzerinde bulunan köyün çevresi, Likya Yolu’nun antik kalıntılarıyla dolu. Eski yayla evlerinde hizmet veren butik pansiyonların bulunduğu köyde, at ve eşek turu da yapılıyor. Turlardan sonra çıtlık denilen geniş gövdeli, yaşlı ağaçların altına kurulan yer sofralarında köy yemekleri yeniyor. Bezirgân Köyü’nden dolmuşa binerek, Gömbe Yaylası’na çıkabilir, buradan Uçarsu Yaylası’na yürüyerek ulaşabilirsiniz. Kalkan, gerçekten de insanı uğurlarken bile yeniden davet eden yerlerden. Tekrar gelmemek mümkün mü?

AnadoluJet Magazin - Ağustos 2012

Yazı: Melih Uslu Fotoğraf: Ahmet Bilal Arslan

Güzel bir yamaca, zeytin ağaçlarıyla bezenmiş vadi'nin arkasından Kalkan koyunun muhteşem gün batımı manzarasına özgün bir mimari yaklaşımla konuşlandırılmış olan Villa İlba konukları olarak; Bir Akdeniz Rüyası Kalkan’da, geniş havuz ve taras alanında Akdeniz'in parlak güneşi altında sessiz, sakin, doğa ile iç içe kitap okuyarak veya özgürce müzik dinleyerek gün boyunca brozşlaşabilir, akşam Kalkan'ın otantik çarşısında dolaşıp alışveriş yapabilir, Kalkan'ın meşhur teras restorantlarında Lagos Balığı yanında akdeniz mutfağını tadabilir, gece Villa İlda'nın havuz terasında şezlonga uzanıp yıldızların dünyaya en yakın olduğu yerden yıldız yağmurunu seyredebilir hatta havuz keyfi bile yapabilirsiniz. 

 

Tatilinizi renklendirmek isterseniz turistik aktivitelere yada turistik gezilere katılarak konumu itibari ile Antik Likya Medeniyetinin en yoğun olduğu bölgede bulunan Kalkan’dan, Likya Medeniyetinin en büyük şehirlerine (Xanthos, Patara, Tlos) düzenenen tarihi turlara veya tekne turlarına katılabilirsiniz. Likya Yolunda muhteşem doğa ve deniz manzarası eşliğinde trekking yapabilir, bisiklet turlarına katılarak hem spor yapar hem de çevreyi daha yakından tanıyabilirsiz; ayrıca civardaki muhteşem plajlarda kendinizi Akdeniz’in serin ve turkuaz sularına bırakabilirsiniz.

bottom of page